Söylemek istediğim şu ki, medeniyet ihracı fikrine alışamıyorum ben. Çok değil, daha on sekizinci yüzyılla rayına giren endüstriyel dönemin başlangıcına kadar, şehirlerinin sokaklarından açık lağımlar akan ve tuvalet alışkanlığı bulunmayan bu insanlardan şimdi medeniyet dilemek zorunda kalmak bana
Sve bi se u životu moglo izdržati za kratko, i da budeš dobar, i hrabar, i pažljiv, ali život ne traje kratko, a ništa ne može postati teško kao obaveza koju sam sebi nametneš u jednom času slabosti ili oduševljenja. Stid te da odustaneš, muka da istraješ, a nemaš koga da psuješ, jer si sam sebe natovario.